26 Mayıs 2009 Salı

Boş Kavanoz


Genelde içi dolu olan, bazen acı bir salça, bazen toz şeker barındıran herhangi bir kavanozun, boşaltıldıktan sonra, yıkanıp, kapağıyla birlikte bir rafa kaldırılmasını düşünün. Çok ilgi çeken bir şey değil belki ama aslında bir insanla gayet benzerlik gösterebiliyor kavanozlar. En azından bazı durumlarda.

Hani bazen içinizin boşaltıldığını hissedersiniz ya. Sanki içinizdeki tüm organlar sökülmüş, ruhunuz çıkarılmış da, boşaltılmışsınız gibi. Hayat enerjiniz gitmiştir. Hiçbir şey yapmak istemiyorsunuzdur. Elinizi kaldırmaya derman yoktur... Oysa ki siz maden işçisi değilsinizdir. 16 saat mesai falan yapmamışsınızdır. Hatta hiçbir bok yapmamışsınızdır. Ancak çok yorgun hissedersiniz. Cansız, enerjisiz ve hepsinden öte boş. Üstelik bu duruma gelmenizde bir sebep de yoktur. Zaten bunu bilmek daha da boşaltır içinizi. Zira canınızı sıkan şeyin ne olduğunu bilmediğinizden, onu ortadan kaldırmak için, onun üstüne gitme gibi bir şansınızda yoktur. İçi boşaltılmış, yıkanıp, temizlenmiş, bir süreliğine rafa kaldırılmış bir kavanozsunuzdur. En kısa sürede tekrar enerji toplamak amacıyla doldurulmayı beklersiniz.

15 Mayıs 2009 Cuma

Odada Yaşamak


Tadından yenmiyor.Yaşamsal bir takım gereklilikler dışında dışarı çıkmıyorsunuz odadan. Yoksa yemek, uyku, yatma, kalkma, oturma gibi her türlü şeyi odanızdan yapabiliyorsunuz. Hele ki bilgisayar+internet varsa, olay tamamdır. Hiçbir şeye ihtiyacınız yok. Oh, mis...

Tamam kendimi kandırıyorum. Asosyalliğin bokunu çıkartmış durumdayım. Kriz en çok beni vurdu lan! Yeter artık, adam olsun. Öhm... Neyse.

Bu asosyal yaşamın başlıca şartı bundan keyif almaktır. Yani pc başında 10-15 saat geçirmek, eğer keyif almadığınız bir şeyse tam bir işkence olabilir. O zaman da yazık, olur. Bu sebepten insan, bazen mecbur kaldığı bu yaşam tarzına alışmış ise ancak öyle sıyırmadan kurtulabiliyor.

Hoş bazı, bazı halüsinasyon gördüğüm de oluyor. Ama çok mühim şeyler değil bunlar. Di mi kanka? Lan!?

11 Mayıs 2009 Pazartesi

21 Yaş


Nasıl geçtin anlamadım. Hakkında bildiğim tek şey beni ziyaret eden en kötü misafir olduğun.


Saçma sapan günler yaşadım seninle.
Hayatımın en sıkıntılı, en sikko, en çer-çöp zamanları seninle geçti.
Depresyonu bile tanıdım sayende. Oysa eskiden eğlendiğim bir kelimeydi benim için.
Zaten harita gibi olan yüzüme, bir çizik daha ekledim. Yeterince çirkin değilmişim gibi. Neyse bu çok önemli bir ayrıntı değil.
Mutlu olduğumu sandığım günler oldu, gerçekten mutlu olduğum günleri de son anda, sen gitmeden alabildim senden. ama ortası çok büyük bir boşluk. O mutsuzluk boşluğunda seninle çok kaldım.
İleride ismimin önünde yer alacak o sıfatı hala belirleyemedim. sen de yardımcı olmadın buna. Hatta geçen seneden kötü durumdayım bu konuda. Sermayem olsa züccaciye dükkanı açacağım anasını satayım.
Senden önce karşı koymayı başardığım sigarayla da, yine seninle tanıştım. Çok kötü kokuyor, bazen öksürtüyor. Hakkaten bulaşmamak lazımmış buna.
Çok yaram vardı. Seninleyken açılan, senden önceden kalan... Çok vardı gerçekten. Kimisininden eser kalmadı, kimisini iyileştirmekle meşgulüm, kimisi ise hayatımın sonuna dek benimle kalacak galiba.

Daha örnekler de var çoğaltılacak. Ama uzatmanın alemi yok sanırım. Görüldüğü üzere bana verdiğin pek bir şey yok. Hatta senden sonra daha kötü oldu, birçok şey... Neyse yine de vermiş olduğun bir parça daha olgunluk ile yetineceğim sanırım.

Selametle...

1 Mayıs 2009 Cuma

Köpek Aranıyor!


Firmamız iç ilişkilerinde, biz işverenlerin götünü kaldırmak aynı zamanda yıkama&yağlanması sağlamak amacıyla firmamıza köpek alınacaktır. Ekibimize katılacak adaylarda aranan özellikler şunlardır;



-Üniversitelerin iletişim fakültelerinden mezun, ayrıca master yapmış,

-Şirket köpekliği konusunda 5 yıl deneyimi olan,

-En az "advanced" seviyede İngilizce bilen,

-MS Office programlarını çok iyi kullanabilen,
bunun yanında bize lazım olmasa da photoshop da bilen,

-Türkçe’yi iyi kullanan, dilbilgisi kurallarına ve yazı diline hakim,

-Pratik,hızlı düşünen,çalışkan, güleryüzlü, insan ilişkilerinde başarılı, gerektiğinde sürünebilen,

-Erkek adaylar için askerliğini tamamlamış,

-Kadın adaylar için yeri geldi mi, kucakta hoplayabilen,

-İyi kahve falı bakabilen (yemeklerden sonra, şirket içi motivasyonu arttırmak için yapıyoruz.)

-İyi şakira dansı yapan (patron çok seviyor, kemer de var merak etmeyin.)

-Kendisinden çok şirketinin menfaatlerini düşünen...

Köpekler aranmaktadır!

Maaş: Asgari ücret+ yol + yemek (3 ay sonunda belki sigorta)

Dipnot: Bayan adayların yanlarında jartiyer getirmesi mecburidir.